Merhaba!
Zamanım oldukça yazdığım mutfak blogum beni dinlendiriyor ve rahatlatıyor. Öğrendiğim ve bildiğim tarifleri herkesle paylaşmak istiyorum. Kolay mercimek çorbası ise adı üstünde çok kolay. Özellikle yeni evlenmiş, çalışan ve her şeye yetişemeyen biri için harika! Hadi birlikte yapalım :)
Malzemeler:
2 çay bardağı kırmızı mercimek
2 tablet et/tavuk bulyon (isteğinize göre et ya da tavuk olarak seçebilirsiniz.)
1 çorba kaşığı un (bazı tariflerde patates yer alır, ancak ikisi de aynı görevi görüyor.)
1 çorba kaşığı tereyağı
1,5 lt su
Hazırlanışı:
Tüm malzemeleri kaynatın. Mercimekler ikiye bölününceye kadar kaynatmaya devam edin. Kaynatma işlemi bittikten ve çorba biraz soğuduktan sonra el blender'ı ile tüm malzemeleri karıştırın. El blender'ını yoksa süzgece alıp, süzerek de kıvamı elde edebilirsiniz.
Not: Çorbanın kıvam tercihi herkese göre değişebilir. Su miktarını +/- 250 ml olarak kendiniz de ayarlayabilirsiniz. Ben daha az kıvamlı/koyu sevdiğim için su miktarını, çorbanın kıvamını gördükten sonra tercihime göre artırabiliyorum.
Afiyet Olsun!
26 Eylül 2009 Cumartesi
23 Eylül 2009 Çarşamba
Begüm Teyze'nin Erik Marmelatı
Selcan'ın Mutfağı adını verdiğim yemek blogum için ilk kaydımı yazıyorum. Çok heyecanlıyım :) İlk olarak, çok yakın bir arkadaşım olan Berna Urgancıoğlu'nun teyzesi Begüm teyzenin muhteşem "Erik Marmelatı"nı paylaşmak istiyorum. Hafif ekşi olan erik, şeker ile birleştiğinde muhteşem bir lezzete dönüşüyor. Malzemeler: Not: (Erik istediğiniz kadar olabilir, şeker buna göre ayarlanacak)
Erik ("Angelina" adıyla satılan bordo/mor gibi rengi olan içi de hafif koyu renk olan erik, ben "Freze" diye bir cins kullandım)
Şeker (Kullandığınız eriğin 1,5 katı kadar. Ör: (1 kg erik için 1,5 kg şeker, 2 kg erik için 3 kg şeker)
1 kahve fincanı su
1/4 limonun suyu
1 çorba kaşığı votka (alkol kullanmayanlar koymayabilir, ben koymadım)
Hazırlanışı:
Erikleri, bir bıçak yardımıyla ya da elinizle açın, açtığınız yerden iki yana doğru çekin. (hafif boşluk olacak şekilde, çekirdeği görünecek ama çekirdeği çıkarmayacağız, bu hafif boşluğu bırakmamızın sebebi daha kolay ve etkili kaynamasını sağlamak)
Şekeri tüm eriklerin üzerine gelecek şekilde dökün, 1 kahve fincanı suyu da şekerin üzerine dökün, limonu sıkın ve hafif ateşte kaynatın. (Tencerenin kapağını tam kapatmayın ki, taşma olmasın) Kaynatma aşamasında, üst kısımda köpükler oluşacaktır, bunların bir kaşıkla üstten alarak atabilirsiniz. Eriklerin, kabukları hafif soyulmaya başladığında, bir bıçak yardımıyla içlerini yumuşayıp yumuşamadığını kontrol edin. Yumuşadıysa altını kapatın hafif soğumaya bırakın. (Kaynatma işlemi 20-25 dk.)
Biraz soğuduktan sonra, geniş bir kabın üzerine, tel süzgeci yerleştirin. Tel süzgece kaynattığınız eriklerden parti parti alın. Her partiyi ezerek, süzün. Kabın üzerine bir tülbent örtün ve güneşte 2 gün bekletin. Güneşin yavaş yavaş bize veda ettiği şu günlerde, sıcak bir yerde bekleterek de aynı etikiyi alabilirsiniz. Tülbentin marmelata değmemesi için mandal ile kabın kenarlarına tutturabilirsiniz.
Yaptığınız marmelatı, küçük kavanozlara yerleştirip saklayabilirsiniz.
Afiyet olsun! :)
Tüketim önerisi: Kahvaltıda kızarmış ekmek üzerine biraz tereyağı/beyaz peynir ve 1 tatlı kaşığı marmelat :)
Not: Ezip püre haline getirdiğim eriklerden kalanları atmaya kıyamadım. Bunları bir demliğe koyup, üzerine sıcak su koydum, eşimle çay olarak tükettik.
Tencerenin dibinde kalan eriklerin suyunu (kıvamını bozmasın diye bunu marmelatın içine koymadım.) bir sürahiye koyup üzerine su ve buz ekledim. Erik suyu yaptım! :) Yarın sabah kahvaltıda eşime ikram edeceğim. :)
Seljoe
Erik ("Angelina" adıyla satılan bordo/mor gibi rengi olan içi de hafif koyu renk olan erik, ben "Freze" diye bir cins kullandım)
Şeker (Kullandığınız eriğin 1,5 katı kadar. Ör: (1 kg erik için 1,5 kg şeker, 2 kg erik için 3 kg şeker)
1 kahve fincanı su
1/4 limonun suyu
1 çorba kaşığı votka (alkol kullanmayanlar koymayabilir, ben koymadım)
Hazırlanışı:
Erikleri, bir bıçak yardımıyla ya da elinizle açın, açtığınız yerden iki yana doğru çekin. (hafif boşluk olacak şekilde, çekirdeği görünecek ama çekirdeği çıkarmayacağız, bu hafif boşluğu bırakmamızın sebebi daha kolay ve etkili kaynamasını sağlamak)
Şekeri tüm eriklerin üzerine gelecek şekilde dökün, 1 kahve fincanı suyu da şekerin üzerine dökün, limonu sıkın ve hafif ateşte kaynatın. (Tencerenin kapağını tam kapatmayın ki, taşma olmasın) Kaynatma aşamasında, üst kısımda köpükler oluşacaktır, bunların bir kaşıkla üstten alarak atabilirsiniz. Eriklerin, kabukları hafif soyulmaya başladığında, bir bıçak yardımıyla içlerini yumuşayıp yumuşamadığını kontrol edin. Yumuşadıysa altını kapatın hafif soğumaya bırakın. (Kaynatma işlemi 20-25 dk.)
Biraz soğuduktan sonra, geniş bir kabın üzerine, tel süzgeci yerleştirin. Tel süzgece kaynattığınız eriklerden parti parti alın. Her partiyi ezerek, süzün. Kabın üzerine bir tülbent örtün ve güneşte 2 gün bekletin. Güneşin yavaş yavaş bize veda ettiği şu günlerde, sıcak bir yerde bekleterek de aynı etikiyi alabilirsiniz. Tülbentin marmelata değmemesi için mandal ile kabın kenarlarına tutturabilirsiniz.
Yaptığınız marmelatı, küçük kavanozlara yerleştirip saklayabilirsiniz.
Afiyet olsun! :)
Tüketim önerisi: Kahvaltıda kızarmış ekmek üzerine biraz tereyağı/beyaz peynir ve 1 tatlı kaşığı marmelat :)
Not: Ezip püre haline getirdiğim eriklerden kalanları atmaya kıyamadım. Bunları bir demliğe koyup, üzerine sıcak su koydum, eşimle çay olarak tükettik.
Tencerenin dibinde kalan eriklerin suyunu (kıvamını bozmasın diye bunu marmelatın içine koymadım.) bir sürahiye koyup üzerine su ve buz ekledim. Erik suyu yaptım! :) Yarın sabah kahvaltıda eşime ikram edeceğim. :)
Seljoe
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)